Tasarruf + Birikim + Yatırım = Finansal Özgürlük

Ay: Temmuz 2018

Uzun Vadede Türk Lirası mı Dolar mı?

Dolar son günlerin favori muhabbet konusu. Her ortam ve sohbette en az bir kez “Dolar da çok arttı, daha da artar mı ki?” minvalinde sorular gündemimizde. Haksız da sayılmayız, son bir yıldaki artışı baş döndürüyor.

Ben de mütemadiyen doların akıbetini düşünürken: “Acaba dolara fazla mı önem veriyoruz? Yoksa %20’lere varan faiz oranlarıyla Türk Lirası daha fazla kazanç getirebilir mi?” sorusu şimşek gibi çaktı aklımda. Açıkçası ilk aşamada pek mümkün görünmedi ne yalan söyleyeyim. Çünkü kendimi bildim bileli dolar sürekli şahlanıp yükselir.. Ama araştırmacı kişiliğime söz dinletemedim ve bir karşılaştırma yapmam gerektiğini düşünerek çalışmalara başladım.

Ahmet mi, Murat mı?

Henüz daha çalışmanın veri toplama aşamasında, dedim ki meşhur Ahmet ve

Murat isimli arkadaşlarla yeni bir Twitter anketi yapalım. Bakalım okuyucularımızın genel intibası ne yönde:

30 Haziran 1990da iddaya giren:

-Ahmet, 100 TL’yi 1 yıllık TL vadeli mevduata,

-Murat da 100 TL değerinde 1 yıllık $ vadeli mevduata,

30 Haziran 2018’te biten 29 yıllık iddiada sizce hangisi daha kârlı çıkmıştır? TL mi dolar mı?

— Mr. Milyoner (@MrMilyoner) July 20, 2018

Soruyu sorarken bazı hatalar yapmışım, öncelikle 30 Haziran 1990 günü cumartesiye geliyormuş Bir de 1 yıllık vadeli hesabın yılın sonunda faiz kazancıyla birlikte tekrar vadeli hesaba dönüştüğünü, yani bileşik faizden bahsetmemişim. Bu eksiklikler için özür dilerim. Ama okuyucular genel konsepti ve sorunun özünü hemen anladılar. Ayrıca verdikleri oyların yönü (4100 kişinin %65’i) de benimkiyle aynı oldu. Ben de dolara yatırım yapan Murat kazanır demiştim..

Metodoloji

Ankette Haziran’dan Haziran’a bir karşılaştırma düşünmüştüm, ama hem faiz oranları hem de enflasyon için yılbaşından sonuna doğru şeklinde yapmanın daha doğru olduğuna karar verdim. 1990-2017 sonu için yılları takip eden, 2018 için de 6 aylık bir işlem yapıyorum.

Bir de 100 TL ile yatırım yapar demiştim, ama 1990’da 100 TL gerçekten pek de yatırım yapılacak bir para değilmiş! Siz tablolarda 6 sıfır atılmasının karşılaştırmayı zorlaştırıcı etkisini görmemeniz için yine 100 TL olarak göreceksiniz. Ama hesaplamada 100.000.000 TL (6 sıfır atılmamış rakamdır, bugün 6 sıfırı atılmış ve enflasyonla yeniden değerlenmiş hali 398.151 TL’dir.) kullandım.

Türk Lirası ve Dolar için ortalama mevduat faizleri rakamlarını TCMB’nin EVDS isimli veri merkezinden temin ettim. Enflasyon artış oranlarını TÜİK’ten aldım (öyle 1990’dan 2018’e kolayca rakamları koyduklarını sanmayın, hayli uğraşıp kendim hesapladım). Stopaj oranlarını da internette samanlıkta iğne arar gibi tarayıp buldum, sağolsun sürekli oynayıp durmuşlar stopaj oranlarıyla… (eğer yanlış bilgi varsa lütfen uyarın yorum olarak, güncelleyeyim.)

Uzun Vadede Türk Lirası mı Dolar mı Kazançlı?

Yazının başlığında da olan soru biraz genel ve yuvarlak, o yüzden netleştirelim ve önce ankette sorduğum gibi 1990 yılından bu yana oluşan duruma bakalım.

1990’dan – 2018’e

Üniversitenin ilk yılında bir bankada staj yapmıştım. Stajda öğrendiğim tek şey: bankacı olmak istemediğimdi Bir de vadeli mevduatçı teyzelere şaşırdığımı hatırlıyorum. Milyonlarca liralık Türk Lirası ve döviz mevduatlarına faiz pazarlığı yaparlardı. 90’larda henüz bir çocuktum ama eminim faiz o dönemde daha da hararetli bir konudur.

Lafı daha fazla uzatmadan 1990’dan bu yana Türk Lirası ve dolar mevduatın durumunu tek tabloda görelim:

(Eğer rakamlar küçük görünüyorsa tabloya tıklayıp büyük halini görebilirsiniz)

Tablonun başlıkları umarım yeteri kadar kendisini açıklıyordur. Eğer hesaplama tablosu karışık görünüyorsa veya hatalar varsa yorum olarak belirtin lütfen.

1990 Ocak ayında eşit miktarda parayı vadeli olarak mevduat şeklinde değerlendiren arkadaşlardan Türk Lirasını seçen Ahmet 894.006 TL’ye ulaşarak Doları seçen Murat’tan daha fazla kazanç elde etmiş. Parasının faizine hiç dokunmayıp onun da değerlenmesini sağlayarak “Bileşik Faiz“in gücünden yararlanmış ve enflasyonu da yenmiş.

Benim de hiç beklemediğim şekilde kazanan Türk Lirası oluyor. Doların değeri % 198.735 (yazıyla yüzde yüzdoksansekizbinyediyüzotuzbeş!) arttığı halde (evet o kadar çok)…

Tamam da Nasıl?

Gerçekten kendi adıma ilginç bulduğum bir sonuç çıktı. Sonra dedim ki; acaba baz yıl mı yanıltıyor? Yani 1990 değil de 1991, 1992 veya başka yıllardan mı başlasam. Hepsini denedim inanır mısınız. 1990’dan 2004 yılına kadar tam 15 farklı yıldan başlayacak şekilde çalışmayı tekrar tekrar yaptım. Sonuç değişmedi! Hangi yıl başlarsam başlayayım yine de kazanan Türk Lirası oldu. Mesela 2000 yılından başlatınca TL’nin $’a attığı fark neredeyse 2 katını buldu!

Peki neden? İlk aklıma gelen 90’lardaki yüksek faizler oldu. Ama tablodaki rakamlara yakından bakarsanız göreceksiniz, 90’larda yarışı dolar önde götürüyor. Türk Lirasının öne geçmesi 2003 yılından itibaren doların değer kaybetmeye başlamasıyla oluyor.

2005’ten -2018’e

Belki okuyuculardan bu çalışmamın zaman kaybı olduğunu düşünenler olabilir. Geçmişe bakarak bugünkü yatırım kararlarımızı veremeyiz diye kesip atabilirler. Kısmen doğru tabii ki; geçmişte çok yükselen bir yatırım enstrümanı gelecekte de aynı şekilde yükselecek diye (kesin) bir sonuç çıkarılamaz. Ama çok uzun yıllara ilişkin trendlere ve özellikle karşılaştırmalara bakmak, bence kesinlik arz etmese de bize bir fikir verebilir.

Aynı çalışmayı çok geriye gitmeden, bir de 2005 yılından itibaren Türk Lirası ve Doların performansına bakalım:

İşte 2005’ten sonra durum değişiyor. Faizlerin düşmesiyle birlikte dolara karşı gücünü kaybediyor Türk Lirası.

Bundan Sonra Ne Olabilir?

Who knows? Ekonomi ve özellikle tahmin konusunda nice profesörler/yatırım uzmanları bile genellikle başarısız oluyor. Ben herhangi bir yorum yapmaktan bile kendimi imtina ediyorum. Sadece şöyle bir kıyas yapabiliriz:

  • Şu an bir bankaya gidip 100.000 TL’ye 1 yıl için ortalama %19 gibi bir oranla vadeli mevduat yapabilirsiniz. 1 yılın sonunda da elinize stopaj sonrası net 117.100 TL geçecektir.
  • TL yerine dolar mevduat yapmak isterseniz; 100.000 TL ile 4,80 kurundan 20.833 $ alabilir ve 1 yıl için ortalama %3.75 gibi bir oranla bağlayabilirsiniz. 1 yılın sonunda elinize stopaj sonrası net 21.497 $ geçer.
  • Eğer Türk Lirası kazançla karşılaştırırsak, başabaş bir getiri için dolar kurunun 117.100/21.497= 5,45 olması (%13,5 artması) gerekir.

Yani, eğer 1 yıl sonra dolar kurunun 5,45’ten daha fazla olmasını bekliyorsanız tercihinizi dolardan yana kullanmalısınız. Fakat dolar kurunun 5,45’ten daha az olacağını düşünüyorsanız, seçiminiz Türk Lirası olmalı.

1 yıl sonra dolar kurunun ne olacağını da bilmek de zor zanaat…

Mr. Milyoner

Yazıyı beğendiyseniz diğer popüler yazılarım:

Yeni yazılar için Twitter, Facebook ve Instagram hesaplarından takipte kalın!

Görüşleriniz de lütfen yorum olarak bırakın.

ETF – Exchange Traded Funds – Nedir?

Hepinizin tanıdığı meşhur yatırımcı Warren Buffett, 2007 yılında Protege Partners isimli yatırım şirketindeki bir fon yöneticisiyle 1 milyon dolarlık bir bahse girdi. Bahsin konusu şuydu: Warren Buffett; basitçe S&P 500 endeksini birebir takip eden bir ETF’in, aktif olarak hisse/yatırım enstrümanı seçerek yapılan yatırımdan daha fazla kazanacağını iddia etti. Bahsi gören diğer fon yöneticisi 5 farklı hedge fund belirledi ve 10 yıl süren kapışma başladı. 2017 yılına, yani bahsin sonuna, gelindiğinde kim kazandı dersiniz?

Tabii ki Buffett Baba* 🙂 S&P 500 endeksini takip eden ETF yıllık ortalama %7.1 getirirken, o çok bilgili ve tecrübeli finans uzmanlarının yönettiği aktif fonun ortalaması ise sadece %2.2!

*Kaynak: Fortune. Ayrıca kazandığı bu 1 milyon doları da bir yardım kuruluşuna bağışlar.

ETF Nedir?

Üstad Buffett’ın bu kadar güvendiği, üstüne 1 milyon dolar bahse girdiği ETF nedir, bir bakalım:

ETF, yani exchange traded fund, türkçeye borsa yatırım fonu olarak çevrilmiş, ama bence “borsada işlem gören fon” daha doğru olurdu. Çünkü ETF’ler sadece bir borsa endeksini takip eden hisse gruplarında oluşmayabilir. Örneğin, “SPDR Gold Trust” tamamen külçe altın fiyatına endeksli bir ETF’dir, yani emtia vb. bir çok farklı alanda ETF’ler bulunuyor.

Mesela şu linkteki websitesinden varlık büyüklüklerine göre sıralanmış şekilde ETF’leri görebilirsiniz. İsimleri size bir fikir vermezse, tıklayarak nelere yatırım yapan ETF’ler olduğunu görebilirsiniz.

Hatta bizim için bile bir ETF yapmışlar sağolsunlar: iShares MSCI Turkey ETF

Altın, Petrol, Gayrimenkul, Gelişmekte olan Piyasalar, Temettü Hisseleri, “Semiconductor” Şirket Hisseleri, Yenilenebilir Enerji Şirket Hisseleri… Aklınıza gelebilecek her konuda bir ETF bulabilirsiniz artık.

“Eskiden beri hisse fonları var, şimdi bu ETF’in ne farkı var?”

Güzel soru (Kendi kendime sordum ama herhalde sizin aklınızdan da geçmiştir. 0 ) Evet endeksi takip eden fonlar çok eskiden beri var. Ama ETF’lerin iki önemli farkı var;

1. Borsada işlem gördüğü için sizi bir aracı kuruma bağlamaması, istediğiniz şekilde al/sat yapabilme imkanı

2. Çok daha düşük komisyon ve ücretle çalışması

Mesela Buffett’ın bahse girdiği hedge fund’ların %2 anaparadan, %20 getiriden komisyonu vardır! (zaten bahsi kaybetmelerinin en büyük sebebi de bu ücretler her yıl ödenince kazancın kuş kadar kalması) Çünkü adamlar profesyonel uzman! sabah akşam sizin için hisse araştırıyorlar, otel köşelerinde toplantılar vs. hep sizin için.. Ama örneğin dünyanın ilk ve en büyük ETF olan SPDR S&P 500’inin ücreti sadece binde 1, yani %0,1.

ETF Neden Önemli?

Biz Küçük Yatırımcılar, dürüst olalım ne kadar uğraşsak da işimizin gücümüzün arasında okuyup didinip finans ve yatırım uzmanı olmamız imkansız. Bunu bir itiraf edin kendinize. Tam siz okuyup araştırıp belli bir seviyeye geldiğinizde finans dünyası arada size 10 sene fark atmış olacak.. Alıp okuduğumuz kitapların çoğu daha baskıya girerken eski bilgi oluyor. Siz gazetede/internette bir şirketle ilgili haberi okuduğunuz an, o haberle işlem yapmış trader ondan sonra üçüncü kahvesini içiyor..

Vizontele’de Belediye Başkanı ne diyordu:

“Buraya gazeteler iki gün sonra geliyor, bizim görüp şaşırdığımız bir havadisi büyük şehirdekiler çoktan unutmuş oluyor.”

Moralinizi bozmak için söylemiyorum. Kendimi de bu söylediklerimden ayrı tutmuyorum. Sadece bunun farkına varabilecek kadar uzun zaman piyasalar ve uzmanlarıyla haşır neşir oldum..

Peki biz bu bilgi eksikliğimizle piyasalarda nasıl işlem yapabiliriz? Tek tek hisse senetlerini nasıl takip edip seçeceğiz? İşte bu sorunun cevabı: ETF’ler sayesinde.

Hisse Seçmek

Warren Buffett piyasalar konusunda uzman, birçok profesyoneli istihdam ettiği Berkshire Hathaway isimli koca bir yatırım şirketi var. Bunlar sayesinde şirketler hakkında detaylı araştırmalar yapıp büyük yatırımlar yapıyor. Ama biz küçük yatırımcılar açısından bilgi ve emek kaynakları kısıtlı. Bu nedenle hisse seçerken asimetrik bilgi ve hatta hiç bir bilgi olmadan karar vermek durumunda kalanlar oluyor.

Peki hisse seçmek yerine bütün endekse yatırım yapmak? Örneğin S&P 500 endeksindeki hisselerden birkaç tanesine yatırım yapmak yerine endeksin tamamına yatırım yapılamaz mı? ETF’ler sayesinde bu mümkün olabiliyor.

UYARI: Hisse seçmeyin, bütün endekse yatırım demiyorum!

Sadece böyle bir alternatif olduğundan, sizin için uygunsa kendi kararınızı vermeniz gerektiğini belirtmek istiyorum.

Yatırım Guruları

Twitter’daki üstadlardan, bankanızın yatırım uzmanından, arkadaş sohbetlerinden veya eniştenizle konuşurken dahiyane yatırım fikirleri ve hatta başarılarını dinlersiniz: Aldıkları bütün hisseler tavan yapmıştır, hiçbir yatırımlarından zarar etmemişlerdir. Enflasyon artı 3 puan getiriler neymiş, her yıl parayı üçe katlamazlarsa üzülürlermiş…

Kısa vadede (birkaç ay, bir yıl veya es kaza iki yıl) bu şekilde inanılmaz başarılar yakalayanlar vardır tabii ki. Ama uzun vadede gün sonuna bakıldığında; aldıkları risklerin bir kısmında başarılı olanlar, belki daha fazlasında ise kaybedecek ve Buffett’ın Bahisi örneğinde olduğu gibi endeksin bile gerisinde kalacaklar.

Eğer bir yatırım aracının getiri potansiyeli çok barizse, zaten herkes görmüştür. Ya da hiç kimsenin görmediğini gördüğünüzü sanıyorsanız, büyük ihtimalle zaten öyle bir şey yoktur!

Türkiye’deki ETF’ler

Bizde maalesef pek ETF yok, olanların da yönetim gideri ücretleri yüksek.. Mesela yukarıda bahsettiğim SPDR S&P 500 ETF’inin yönetim gideri %0,1 iken, bizdeki benzerlerinin %0,7. Şimdi fark sadece %0,6 mı demeyin, aslında %600 fark var! Hatta Vanguard şirketinin S&P500 ETF’inin gideri sadece %0,05.. Fark oldu mu %1200!!!!

Bizde mesela hiç BIST100 ETF’i yok. Sadece BIST30’a endeksli birkaç ETF var. Bir de altına endeksli bir ETF’imiz var. (Eğer bildiğiniz başka ETF’ler varsa yorum olarak belirtin, yazıya ekleyeyim.)

Bir kısmı şöyledir:

  • DJIST: BIST’in en büyük 20 şirketine endeksli, %0,74 yönetim gideri
  • BIST30: BIST30’a endeksli, %0,73 yönetim gideri
  • ISY30: BIST30’a endeksli, %0,71 yönetim gideri
  • GOLDTR: Altına endeksli, %0,47 yönetim gideri
  • GMSTR: Gümüşe endeksli, %0,47 yönetim gideri

Bütün ETF’lerin listesi: https://www.kap.org.tr/tr/YatirimFonlari/BYF (Bilgi için Can Balkan’a teşekkürler)

Açıkçası tek yapacakları bist30 endeksini takip etmek olan fonların neden %1’e varan masraf talep ettiklerini anlamak mümkün değil! Gerçi altın alanın bile yarım puan gider yazdığını görünce..

Sonuç

ETF’in ne olduğu, avantajları ve masrafları hakkında genel bir bilgimiz oluştu. Türkiye’dekiler maalesef yüksek giderleri nedeniyle uzun vadeli alıp tutmak için mantıklı görünmüyor. Ama kısa vadede hisse seçemediğiniz durumlarda borsaya yatırım yapmak isterseniz yardımı dokunabilir (Ben bir dönem yapmıştım, milyoner serisini takip edenler bilecektir).

Bu ETF’leri daha çok ABD piyasalarına yatırım yapmayı düşünenler kullanabilir. Çünkü nispeten oradaki şirketleri daha az tanıyacakları için spesifik bir hisse yerine bütün endekse yatırım yapılabilir. Veya APPLE, NETFLIX vs. gibi teknoloji hisselerine yatırım yapmayı düşünüp hisse seçemeyenler NASDAQ100 endeksine bağlı ETF’leri tercih edebilir.

Bunların hepsi birer alternatif, yatırım yine sizin düşünüp karar vereceğiniz bir husus. Ama ben de sizlere seçenekleri anlatmak istedim. Umarım faydalı olmuştur.

Eğer farklı sorularınız veya eklemek istedikleriniz varsa yorum bölümünde aktarırsanız, yazıyı güncelleyebilirim.

Mr. Milyoner


Yazıyı beğendiyseniz diğer popüler yazılarım:

Yeni yazılar için Twitter, Facebook ve Instagram hesaplarından takipte kalın! Görüşleriniz de lütfen yorum olarak bırakın.

Powered by WordPress & Theme by Anders Norén